Kardeş Kıskançlığı

İlgili Kategoriler: Ebeveyn ve Çocuk 10 Haziran 2020

Kardeşine vurma, ısırma zarar verme davranışlarıyla birlikte kıskançlık nedeniyle çocukta, emekleme, bebekçe konuşma, biberonla beslenmeye geri dönme, alt ıslatma, tırnak yeme, parmak emme, kekemelik ya da konuşma gecikmesi, anneye aşırı bağlılık, içe kapanma gibi belirtiler görülebilir. 5 yaşından küçük çocuklar, kardeş kıskançlığından daha fazla etkilenmektedir.

Çocuk, 2 yaştan küçük ya da 7 yaştan büyük ise kardeş kıskançlığı çok fazla ön plana geçmez. 2 yaş, sezgisel olarak kıskançlığı duyumsama için çok erken bir yaştır. 2-6 yaş arası dönemde ise kardeş kıskançlığının yoğun bir şekilde yaşandığını görüyoruz. Bu yaş aralığında daha çok sezgileriyle ve duygularıyla hareket eden çocuğun, eve gelen “kardeşi” algılaması ve hissettiği duyguları yorumlaması zordur. Sezgileriyle bu “rakibi” fark eder ve davranışları da bunun dışa vurumu olarak ortaya çıkar.

Peki Ne Yapılmalıdır?

  • Çocuğunuzun kardeşine nasıl tepki göstereceği konusunda endişeliyseniz, çocuğunuz da gergin olacaktır. Artık tecrübeli bir anne babasınız. Bunu da yönetebilir, gerekirse danışabilirsiniz. Önce rahatlayın ve gülümseyin, abi/abla güveninizi ve anlayışınızı fark edecektir.
  • Bebek için seçilen isimde, hazırlanan odada ve eşyalarda çocuğunuzun fikrini alarak aile bütünlüğünü vurgulayabilirsiniz.
  • Kardeşin doğum sonrasında bir süreliğine annenin yatak odasında yatacağını ve sonrasında kendi odasına geçeceğini söyleyerek bilgilendirmeniz; “Aynen sana yaptığımız gibi” notunu da düşmeniz önemli.
  • Büyük çocuğunuzun bebeklik fotoğraflarını ortaya çıkarabilir, bu ilginin bebekken ona da aynen verildiğini anlatabilirsiniz
  • Aile büyüklerine ve yakın dostlara yalnızca bebekle ilgilenmemelerini, büyük çocuğa da alışık olduğu tarzda ilgi ve sevgi göstermelerini söylemelisiniz.
  • “Sen abla/abisin; o küçük” diyerek anlayışlı olmasını, her şeyini paylaşmasını beklemeyin, bebeğe öncelik vermesini istemeyin; bu demokratik olmayan, yanlış bir tutumdur. Haksız beklentiler sadece kardeşe ya da aile büyüklerine karşı kırgınlığa ve öfkeye sebep olur.
  • “Aman kıskanmasın” diyerek aşırı ilgi ve hediyelere boğmak, “Onu sevmiyoruz, seni daha çok seviyoruz”, “Sen bizim ilk göz ağrımızsın” gibi sözlerle abartılı ve yapmacık bir ilgi göstermek yanlı bir tutum olacaktır.
  • Kardeşiyle ilgili karışık duyguları olan çocukların konu edildiği öyküler okuyabilirsiniz. Çocuk, hikayedeki büyük olan kardeş ile özdeşim kuracaktır ve duygularında yalnız olmadığını anlayacaktır. Rahatlayacak, kendisini, farkında olmasa da suçlamaktan vazgeçecektir.
  • Anne ve baba olarak çocuklarınıza mutlaka ayrı ayrı zaman ayırın, onunla oyunlar oynayın, baş başa kısa gezintiler yapın.
  • Kardeş kıskançlığı duygusuyla savaşmak yerine bu duygunun kabul edilebilir olduğunu belirtin. Çocuğunuza bu duyguyla nasıl baş edebileceğini öğretebilmek adına doğal tepkilerini sabırla gözlemleyin. “Bazen seninle ilgilenemediğim için bana kırılıyor musun?” veya “Kardeşin olunca seni daha az mı sevdiğimi düşünüyorsun?” gibi sorularla anlamaya çalıştığınızı gösterebilir, en huysuz ve kavgacı olduğu anda sarılıp kucağınıza alarak sevginizi ona dokunarak gösterebilirsiniz.
  • Çocuk bebeğe zarar veriyorsa, aşırı tepki göstermeden çocuğa net ama sert olmayan bir uyarıda bulunun. “Biz birbirimize vurmuyoruz, can acıtmıyoruz”, “Neye sıkıldın, sinirlendin, gel konuşalım ama kardeşin çok küçük, böyle anlayamaz” şeklinde bir yaklaşım faydalı olacaktır.


Yazan: Psk. Ferhat YAKA